Kavimler Savaşı
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Araf Koruluğu'nun Cenneti: Kutsal Bahçeler

Aşağa gitmek

Araf Koruluğu'nun Cenneti: Kutsal Bahçeler Empty Araf Koruluğu'nun Cenneti: Kutsal Bahçeler

Mesaj  Karlheinz Leonhard Paz Kas. 21, 2010 1:02 pm

3 Eylül 471

Gün, büyük gündü.

İki aşık yüreğin buluşacağı bir yer için en mükemmel seçimdi dünyada, Kutsal Bahçeler. Mükemmel açmış çiçekler, köklü ve yaşlanmış fakat mağrur ağaçları, küçük çeşme ve dereleriyle, gerçekten de "kutsal" bir mekandı burası.

Artık yavaş yavaş sonbaharın etkisiyle sarı ve kırmızıya boyanmış yapraklar, kesme kilit taşlarını süslemek istercesine gökten dökülüyordu. Renkli ve solgun çiçekler havada salına salına düşüyor, kalan son kokularının rahiyası havayı sarıyordu.

"Buradaki hava tam anlamıyla pembe..." diye düşündü Karlheinz.

Mathilda'sına, Karlheinz'ının güneşine burasını buluşma yeri olarak vermişti. Yüreği hızla çarpıyordu, heyecanını yayıyordu bütün bedenine. Utançla kaslı bacaklarının titremeye başladığını fark etti. Bir kadın bir erkeği ne hallere düşürebiliyordu böyle!

O muydu acaba? Evet, gelen oydu. Ta uzaktan seçmişti onu Karlheinz, saçlarının iki yana savruluşundan, adımlarının biçiminden... Gelen kesinlikle Mathilda'ydı.

Ellerini kaldırıp onu görmesini sağlamamak için kendini zor tuttu. Heyecanını yüreğine hapsetti, ağırbaşlı olmalıydı.

Fakat Mathilda'da bahçeye girdiği ilk anda Karlheinz'ı görmüştü. Neredeyse koşarcasına adımlarla gelmişti Karlheinz'ın yanına. Kiraz dudaklar aralandı, evrenin en müzikli sesini ortaya çıkardı:

"Merhaba, Karl."

Saatlerce konuştular, sohbet ettiler. Bu kadar konuyu neyin açabileceğini Karlheinz bile merak etti, zira bir köylü kız ve bir savaşçı. Bu kadar uzun süre ve sıkılmadan konuşmaları mucize gibiydi. Saatler dakikalar, dakikalar saniyeler gibi de olsa geçtiler bir bir, ve güneş etkisini kaybederek ufuktan düştü...

Mathilda tekrar konuştu: "Gitmeliyim, Karl. Babam eve varmadan ben varmalıyım. Seninle konuşmak çok güzeldi..."

"Tekrar ne zaman konuşabiliriz, güzel kadın?" Mathilda'nın yanakları kızardı... Elmalar gibi kızardı, korlar gibi kızardı... Bir insan bu kadar tatlı olamazdı, bir tanrıçanın yanında duruyordu...

"Haftaya. Haftaya burda." dedi ve bir şey söyleyecek gibi ağzını açtı, fakat arkasını dönüp koşarak uzaklaştı.

Karlheinz ise kalbinden yayılan bütün sıcaklıkla tahta bir oturağa çöktü kaldı, gözleri yıldızları izlerken görüşünün pembeliğiyle uyku onu kollarına aldı, bulutların arasında rahat, Mathilda'nın hayaliyle bir uyku...
Karlheinz Leonhard
Karlheinz Leonhard

Mesaj Sayısı : 102
Kayıt tarihi : 29/10/10
Konum : Lovosice

http://www.acmayindedeler.blogspot.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz