Yeni bir Liman...
Kavimler Savaşı :: KAFKASYA :: Kotais
1 sayfadaki 1 sayfası
Yeni bir Liman...
471 Yılı Temmuz Ayının 8inci Günü
Sahildeydi, yakınlarında ve uzağında pek çok gözcü tarafından kollanıyor olsa bile kısmi bir özgür alan yaratmıştı kendisine Romalıların Pontus Euxinus, kendi halkının ise Uça Zuğa dediği Karadeniz'in kıyısındaydı... Sonunda gerçekten ait olduğu yerde olduğunu biliyordu, neredeyse bir tam yıl önce ülkeye ayak basmış ve halkı örgütlemeye başlamıştı. Yanında olup ölümüne sadık olanlar ve sonradan eklenenlerle başarmış ve Kotais'e diz çöktürmüştü ama başına tacı takması daha birkaç gün önce olmuştu...
Aylar boyunca hem Kotais'i hemde bütün ülkeyi yeniden yaratmaya çabalamış ve meyvelerini toplamıştı... Egrisi kaybettiği zamanı telafi etmek istercesine hareketlenmişti, adının hakkını vermeye çalışır gibi rüzgar olup ulaşmak için her şeyi yapmıştı ülkenin her bir yanına. Ve şimdi Doğu Roma İmparatorluğu'nun 8inci Lejyonu Legatus'u olan adam Egrisi Kralı Barva olmuştu... Sürgünlük ve kaçaklıkları sonunda biten Kolkhet dininin rahiplerince II. Baraz adıyla tahta çıkması salık verilmesine rağmen onları dinlememiş, inatla kendi adını kullanmıştı... O Egrisi'nin yelkenlerini sonuna kadar dolduracak olan, Egrisilileri eski güçlü günlerine olan rotada yürütecek olan Rüzgârdı, adından vazgeçemezdi...
Çakıl kaplı sahilden kalktı, biraz ötesinde ufak bir liman vardı... Limandaki küçük gemilere bakarak düşünüyordu, Colchis coğrafyası imkansız bir coğrafyaydı. Hunluların burayı ele geçirmeleri için delirmeleri gerekirdi, zira ne o yükselen dağlarda ne ormanlarda nede bu çakıl sahilde rahatça üstünlükleri olan süvariliklerini sergileyebilirlerdi. Kazansalar bile muazzam bir bedel öderlerdi, ama Hunlar ve Egrisi arasında bir problem yoktu dahası önce kuzeydeki geçitleri aşmaları gerekirdi. Sasanilerin saldırması da akıl kârı olmazdı zira o büyük filleri bile bu yağmurlu ve dik ülke için güçlü değildi, ayrıca alışkın oldukları bir coğrafya değildi burası Hunlar gibi onlar içinde bir cehenneme dönüşürdü.
Ama en muhtemel düşman Doğu Roma'ydı. Sonuçta Colchis onların hüküm sahasıydı ve eski bir kumandanları bu bölgeyi onlardan söküp almıştı. Trapezus üstünden ulaşmaya çalışacak bir Roma ordusu geçitlerde rahatça durdurulabilirdi, o bölgeleri geçseler bile sahiller hariç herhangi bir bölgede tutunmaları imkansızdı, hepsinden öte yapacakları tüm askeri manevraları bilen birisi olacaktı karşılarında, bu coğrafyaya en iyi ayak uydurabilecek roma birlikleri ancak 8inci Lejyon olabilirdi. Gülümsedi yeni Kral, o adamlarla pek çok defa ölüme koşmuştu, onun ailesi olmuşlardı ama o günler gerideydi...
Colchis karadan gelebilecek hemen her saldırıyı alt edebilecek doğal korumaya sahipti ama Romalıların denizden saldırıp sadece o ince sahil hattına yayılmaları bile istemediği bir şeydi, sahiller olmadan da rahatça yaşayabilirdi bu halk ama Barva bu ülkede daha fazla Roma çizmesi görmek istemiyordu. Romalılar yüzünden bitip tükenmişti bu halk... Mütevazi çadırına döndüğünde onu bekleyen dostları ve kurmaylarına; En kısa sürede bu küçük limanın gerçek bir liman şehrine, bir tersaneye dönüşmesini istiyorum, bununla birlikte bu kurulacak şehrin adı Batum olacak...
Sahildeydi, yakınlarında ve uzağında pek çok gözcü tarafından kollanıyor olsa bile kısmi bir özgür alan yaratmıştı kendisine Romalıların Pontus Euxinus, kendi halkının ise Uça Zuğa dediği Karadeniz'in kıyısındaydı... Sonunda gerçekten ait olduğu yerde olduğunu biliyordu, neredeyse bir tam yıl önce ülkeye ayak basmış ve halkı örgütlemeye başlamıştı. Yanında olup ölümüne sadık olanlar ve sonradan eklenenlerle başarmış ve Kotais'e diz çöktürmüştü ama başına tacı takması daha birkaç gün önce olmuştu...
Aylar boyunca hem Kotais'i hemde bütün ülkeyi yeniden yaratmaya çabalamış ve meyvelerini toplamıştı... Egrisi kaybettiği zamanı telafi etmek istercesine hareketlenmişti, adının hakkını vermeye çalışır gibi rüzgar olup ulaşmak için her şeyi yapmıştı ülkenin her bir yanına. Ve şimdi Doğu Roma İmparatorluğu'nun 8inci Lejyonu Legatus'u olan adam Egrisi Kralı Barva olmuştu... Sürgünlük ve kaçaklıkları sonunda biten Kolkhet dininin rahiplerince II. Baraz adıyla tahta çıkması salık verilmesine rağmen onları dinlememiş, inatla kendi adını kullanmıştı... O Egrisi'nin yelkenlerini sonuna kadar dolduracak olan, Egrisilileri eski güçlü günlerine olan rotada yürütecek olan Rüzgârdı, adından vazgeçemezdi...
Çakıl kaplı sahilden kalktı, biraz ötesinde ufak bir liman vardı... Limandaki küçük gemilere bakarak düşünüyordu, Colchis coğrafyası imkansız bir coğrafyaydı. Hunluların burayı ele geçirmeleri için delirmeleri gerekirdi, zira ne o yükselen dağlarda ne ormanlarda nede bu çakıl sahilde rahatça üstünlükleri olan süvariliklerini sergileyebilirlerdi. Kazansalar bile muazzam bir bedel öderlerdi, ama Hunlar ve Egrisi arasında bir problem yoktu dahası önce kuzeydeki geçitleri aşmaları gerekirdi. Sasanilerin saldırması da akıl kârı olmazdı zira o büyük filleri bile bu yağmurlu ve dik ülke için güçlü değildi, ayrıca alışkın oldukları bir coğrafya değildi burası Hunlar gibi onlar içinde bir cehenneme dönüşürdü.
Ama en muhtemel düşman Doğu Roma'ydı. Sonuçta Colchis onların hüküm sahasıydı ve eski bir kumandanları bu bölgeyi onlardan söküp almıştı. Trapezus üstünden ulaşmaya çalışacak bir Roma ordusu geçitlerde rahatça durdurulabilirdi, o bölgeleri geçseler bile sahiller hariç herhangi bir bölgede tutunmaları imkansızdı, hepsinden öte yapacakları tüm askeri manevraları bilen birisi olacaktı karşılarında, bu coğrafyaya en iyi ayak uydurabilecek roma birlikleri ancak 8inci Lejyon olabilirdi. Gülümsedi yeni Kral, o adamlarla pek çok defa ölüme koşmuştu, onun ailesi olmuşlardı ama o günler gerideydi...
Colchis karadan gelebilecek hemen her saldırıyı alt edebilecek doğal korumaya sahipti ama Romalıların denizden saldırıp sadece o ince sahil hattına yayılmaları bile istemediği bir şeydi, sahiller olmadan da rahatça yaşayabilirdi bu halk ama Barva bu ülkede daha fazla Roma çizmesi görmek istemiyordu. Romalılar yüzünden bitip tükenmişti bu halk... Mütevazi çadırına döndüğünde onu bekleyen dostları ve kurmaylarına; En kısa sürede bu küçük limanın gerçek bir liman şehrine, bir tersaneye dönüşmesini istiyorum, bununla birlikte bu kurulacak şehrin adı Batum olacak...
Barva Mjora- Mesaj Sayısı : 58
Kayıt tarihi : 27/08/10
Konum : Başkent Kotais
Rütbe : Colchis Halk Lideri
Geri: Yeni bir Liman...
Gecenin kör karanlığıydı ancak sahildeki kamp alanının kalbindeki sade ama büyükçe olan çadırda hareketlilik devam ediyordu. Kral gözü haritalarda olduğu halde masanın diğer tarafındaki komutanlarına sesleniyordu... Kumandanları ise tanıdık simalardı; Haydut Khise artık Kraliyet Muhafızlarının başındaydı ve üzerindeki zırhla heybeti giderek artmıştı. O ve Barva'ya ilk katılan adamları hayatlarını kralı korumaya adamışlardı ve işlerini bazen Kral'ı delirtecek kadar özenle yapmaktaydılar. Yunanlı Ikarus ise Kotais'deydi, Egrisi ordusunun eğitimini tamamen üstüne almış ve kendisi ülkesine ve halkına adamak için gelen her genci verdikleri karardan pişman olan usta askerlere dönüştürüyordu.
O geçide hazırlanan savunma yeterli gözüküyor Kumandan! diye haritadaki bir noktayı işaret eden Mirdat bir an kızardı ve Kralım! diye düzeltmeye çabaladı ama Kuzey Sınır Kolcularının Lideri olarak atadığı yoldaşının hatasını umursamamıştı bile Barva...
Bence esas önem Kotais'e verilmeli! diye de ayrıca ekledi bu defa güney Sınır Kolcularının Lideri olan Tsete; Savaş halinde, ki Colchis'i bağımsızlaştırarak Doğu Roma'ya zaten savaş açtık sayılır, Kolcularım ve kale birlikleri geçilirse ilk hedefleri ülkeye hakim olmaktan çok Kotais'i ele geçirmek olacaktır. dedi ve konuşmasını sürdürdü; Elbette bizi aşmayı başarsalar bile araziyi avantajımıza kullanıp hayatı onlara dar ederiz ama yuvayı korumak en önemlisi bence Kralım!
Barva başını haritadan kaldırmadan cevapladı ikisini de; Haklısınız! dedi ve haritayı incelemeye devam etti... Leira, sağ kolu ve casusu şu an burada değildi ama bir kısım planı onun getireceği haberlere göre şekillenecekti... Eski ve yeni kumandanlara dönüp; Ülkeye giriş sağlayan geçitlere kurulan kalelerin inşası hızlanmalı, nedendir bilmiyorum ama içimde kötü bir his var. Bununla birlikte daha fazla asker eğitilmeli ve eğitimi tamamlanan askerler hızla ülkedeki çapulcuların üzerine salınmalı, en iyi eğitimi gerçek bir çarpışmada edinirler ancak. Tsete, Batum'un inşasının denetimini de sana veriyorum, bu şehir gelecek planlarım için çok önemli.diye bitirdiğinde sözlerini Komutanlar sırayla çadırı terk etmeye başladılar ve aynı esnada Breton aşçı Urien Kral'ın sıcak yemeğiyle çadıra girdi...
Egrisi Kralı için bir gün daha bitiyor gibi gözüküyordu ama kaderin ne göstereceğini kimse bilemezdi!
O geçide hazırlanan savunma yeterli gözüküyor Kumandan! diye haritadaki bir noktayı işaret eden Mirdat bir an kızardı ve Kralım! diye düzeltmeye çabaladı ama Kuzey Sınır Kolcularının Lideri olarak atadığı yoldaşının hatasını umursamamıştı bile Barva...
Bence esas önem Kotais'e verilmeli! diye de ayrıca ekledi bu defa güney Sınır Kolcularının Lideri olan Tsete; Savaş halinde, ki Colchis'i bağımsızlaştırarak Doğu Roma'ya zaten savaş açtık sayılır, Kolcularım ve kale birlikleri geçilirse ilk hedefleri ülkeye hakim olmaktan çok Kotais'i ele geçirmek olacaktır. dedi ve konuşmasını sürdürdü; Elbette bizi aşmayı başarsalar bile araziyi avantajımıza kullanıp hayatı onlara dar ederiz ama yuvayı korumak en önemlisi bence Kralım!
Barva başını haritadan kaldırmadan cevapladı ikisini de; Haklısınız! dedi ve haritayı incelemeye devam etti... Leira, sağ kolu ve casusu şu an burada değildi ama bir kısım planı onun getireceği haberlere göre şekillenecekti... Eski ve yeni kumandanlara dönüp; Ülkeye giriş sağlayan geçitlere kurulan kalelerin inşası hızlanmalı, nedendir bilmiyorum ama içimde kötü bir his var. Bununla birlikte daha fazla asker eğitilmeli ve eğitimi tamamlanan askerler hızla ülkedeki çapulcuların üzerine salınmalı, en iyi eğitimi gerçek bir çarpışmada edinirler ancak. Tsete, Batum'un inşasının denetimini de sana veriyorum, bu şehir gelecek planlarım için çok önemli.diye bitirdiğinde sözlerini Komutanlar sırayla çadırı terk etmeye başladılar ve aynı esnada Breton aşçı Urien Kral'ın sıcak yemeğiyle çadıra girdi...
Egrisi Kralı için bir gün daha bitiyor gibi gözüküyordu ama kaderin ne göstereceğini kimse bilemezdi!
Barva Mjora- Mesaj Sayısı : 58
Kayıt tarihi : 27/08/10
Konum : Başkent Kotais
Rütbe : Colchis Halk Lideri
Geri: Yeni bir Liman...
Gün doğuyordu ve küçük liman kasabası Batum'un dışındaki gösterişsiz kamp toparlanmıştı... İstikametleri Kotais'ti zira aylardır ülkenin dört bir köşesinde dolanıyorlardı. Eve dönme zamanı geldi Khise! dedi Barva ve dev Kolkhet'in karşılığı geniş bir sırıtış oldu...
Yol uzun sayılırdı ama başarmıştı sonunda. Ülke doksan acı dolu yılın ardından yeniden ayaktaydı, şimdi tek sorun ülkeyi gelecek nesillere aktarabilmekti... Atını durdurup doğudan yükselen güneşi seyretti bir an, aklında başka bir fikir dolanmasına rağmen ağzından başka kelimeler döküldü; Bu yükselen Güneş Egrisi'nindir... Dilerim ki yükselişi nesiller boyu sürer ve batacağı zaman bizler artık hatırlanamayacak kadar eskilerin arasında oluruz...
Yol uzun sayılırdı ama başarmıştı sonunda. Ülke doksan acı dolu yılın ardından yeniden ayaktaydı, şimdi tek sorun ülkeyi gelecek nesillere aktarabilmekti... Atını durdurup doğudan yükselen güneşi seyretti bir an, aklında başka bir fikir dolanmasına rağmen ağzından başka kelimeler döküldü; Bu yükselen Güneş Egrisi'nindir... Dilerim ki yükselişi nesiller boyu sürer ve batacağı zaman bizler artık hatırlanamayacak kadar eskilerin arasında oluruz...
Barva Mjora- Mesaj Sayısı : 58
Kayıt tarihi : 27/08/10
Konum : Başkent Kotais
Rütbe : Colchis Halk Lideri
Kavimler Savaşı :: KAFKASYA :: Kotais
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz